Trombositler vücutta kanamayı durdurmak amacıyla pıhtı oluşturma görevindeki hücrelerdir. Kemik iliğinde üretilen büyük hücreler olan megakaryositler kemik iliğinden çıkarken yada kapillerden geçmeye çalışırken parçalanarak daha küçük hücreler olan trombositleri oluştururlar.
Trombosit (PLT) Nedir?
Yazı İçeriği
PLT, Platelet yada trombosit olarak farklı şekillerde adlandırılırlar. Kan sayımı yani hemogram testi sonucunda aldığınız raporda, trombositler PLT olarak ifade edilir.
Trombositler vücutta kanamayı durdurmak için pıhtı oluşturur. Kan damarlarından biri hasar gördüğünde o bölgeye hemen trombositler gönderilir ve aşırı kan kaybı önlenir.
Kan pulcukları olarak da bilinen trombositler yuvarlak yada oval küçük diskleri andırırlar . Diğer kan hücreleri gibi kemik iliğinde üretilirler ve kan hücreleri arasındaki en küçük hücrelerdir.
Trombositler, görevleri ve ömürleri tamamlandıktan sonra dalakta makrofajlar tarafından yok edilirler. Trombositler ortalama 8-12 günlük bir yaşam süresine sahiptir. Sonrasında tekrar üretilir ve kan plazmasında yer alırlar. Trombositlerin işleyişi şu şekilde tarif edilebilir:
Vücudumuzda iç kanamalarda, yaralanmalara bağlı dış kanamalarda yada burun ,diş eti gibi kanamalarda trombositler çoğalarak hızlanırlar. Kanamayı durdurmak için yaralı bölgeye ulaşırlar ve orada birbirlerine yapışarak kanamayı durdurmaya çalışırlar. Kanama kontrolünden sorumlu oldukları için trombositlerin ağır bir sorumlulukları vardır denilebilir. Çünkü trombositler zarar gördüğünde vücutta meydana gelen kanamalar, yaralanmalar kontrolsüzce ilerler ve hayatı ciddi anlamda tehlikeye sokabilirler.
PLT (Trombosit) Testi Nedir? Nasıl Yapılır?
Bir kan parametresi olan PLT, plateletin kısaltmasıdır. Doktorunuz sizden kan sayımı yani hemogram testi istediğinde bu test içinde bakılan parametrelerden biridir ve raporda PLT olarak görülür.
Alınan küçük bir miktar kanın hemogram cihazında biyokimyasal olarak sayılması ile sonuç alınır.
Trombositler, kan pıhtılaşmasından sorumlu olduğu için genelde PLT değerlerinin düşük ya da yüksek çıkması vücutta var olan bir kanamanın işareti olabilir. Bu kanama; iç kanama, dış kanama ya da yani burun ,kulak gibi doğal boşluklardan gelen kanama olabilir.
İç kanama, iç organlarda meydana gelen kanamalar olup (mide, bağırsak gibi) dış kanamalar kol, bacak, yüz gibi görünen yerlerde dışarı akan kanamalardır. Doğal deliklerden gelen kanamalar ise; burun, kulak, vajina, makattan gelen kanamalar sayılabilir.
Trombositler, kan akışını kontrol altına almaktan sorumlu olduğu için son derece hayati öneme sahiptirler. Bu nedenle trombositlerin stabil yani vücut için normal değerlerinin koruması oldukça önemlidir.
PLT değerinin düşmesi ya da yükselmesi durumunda müdahele etmek gerekebilir. Bu nedenle iyi incelenmesi gerekir. Peki Trombosit yani PLT nin normal değeri nedir?
Trombosit (PLT) Stabil Değerleri Kaç Olmalıdır?
Sağlıklı bir insanın tam kan sayımı testinde PLT değeri 150 000-400 000 hücre/ml arasıdır.
Trombositlerin 1 ml kanda 100.000 hücre altında değer alması trombositopeni olarak adlandırılır ve düşük trombositi ifade eder. Şiddetli trombositemi trombosit sayısının 10.000 nin altına düşmesidir ve trombosit sayısının bu kadar fazla düşmesi beyin kanamasına dahi sebep olabilir
Trombositlerin 500.000 hücre/ml’nin üstünde değer alması trombositoz olarak adlandırılır ve normalden yüksek trombositi ifade eder.
Her iki olayda ciddi sorunlara işaret edebileceği gibi bazen rutin yaşam alışkanlıklarına bağlı olarak da ortaya çıkabilir. Kullanılan tansiyon ilaçları PLT değerinde oynamalara sebebiyet verebilir.
Trombosit (PLT) Düşüklüğü Ne Demektir? Neden Olur?
Kanda normalden düşük sayıda PLT olmasına trombositopeni diyoruz. Trombositopeni vücutta mevcut trombosit yapım veya yıkım mekanizmalarında meydana gelen anormal değişikliklerden meydana gelir. Trombositemiye sebep olan bu mekanizmayları incelemek gerekirse;
√ Trombosit yıkımının artması:
• Kemik iliğinde yapılan trombositten daha fazlasının çeşitli hastalıklara bağlı olarak dalak tarafından fazlaca yıkılması , trombositlerde azalma meydana getirir.
• Trombositler dalak dışındaki bazı dokularda da parçalanabilirler yine dokulardaki yıkımın artması da trombosit sayısında dengesizlik oluşturduğundan trombositopeniye neden olacaktır.
• Multipl skleroz, psoriazis(sedef hastalığı), tip1 diyabet, romatoid artrit gibi otoimmün yani bağışıklık sistemi bozukluğu hastalıklarında bağışıklık sistemi trombositleri yabancı madde olarak tanıyıp saldıracak ve yok edeceğinden trombositopeniye sebep olacaktır.
•Hepatit, suçiçeği, kızamık gibi viral veya sepsis gibi bazı bakteriyel enfeksiyonlar trombosit yıkımını arttırabilir ve trombositopeniye neden olurlar.
• Hipersplenizm: Dalağın hızlı çalışması olarak tanımlanan bu hastalık, trombosit yıkımını hızlandırır. Dalağın hızlı çalışması daha hızlı ve fazla trombosit yıkımına neden olacağı için trombosit düşüklüğüne neden olacaktır.
• Bazı romatolojik hastalıklarda ve astım, alerjit gibi immünülojik hastalıklarda trombosit yıkımı hızlanır ve trombosit düşüklüğü görülür.
√ Trombosit üretiminin yavaşlaması:
• Trombositlerin üretildiği kemik iliğinde gerçekleşen bir hasar, hastalık kemik iliğini etkileyen kanser türleri doğrudan trombosit üretimine etki edecektir. Bu durumda trombositopeniye neden olacaktır.
• Bazı anemi türleri
• Hepatit C veya HIV gibi viral enfeksiyonlar
• Radyoterapi ve kemoterapi tedavisi,
• Demir ve folat eksikliği, B12 eksikliği,
• Bazı ilaçların yan etkileri,
• Ağır alkol tüketimi
• Kan transplantasyonunda antikor oluşumu
Tüm bu etkenler sonucunda ya trombosit üretimi yavaşlar ya da trombosit yıkımı hızlanır. Her iki durumda da sonuç olarak trombositopeni görülecektir.
Trombosit (PLT) Düşüklüğü (Trombositopeni) Belirtileri Nelerdir?
Trombositopeni, vücutta bazı semptomlarla kendini gösterir. Bu semptomların takibi önemlidir.
√ Hafif yaralanmalarda bile uzun süren kanama
√ Kanlı kusma
√ Sebepsiz sürekli burun kanamaları
√ Uzun süren ve yoğun menstrüasyon kanamaları
√ İdrarda ya da gaitada kan görülmesi
√ Diş eti kanamaları
√ Kol ve bacaklarda morluklar
trombositopeniye işaret ediyor olabilir.
Trombosit (PLT) Düşüklüğü Tedavisi Nasıl Yapılır?
Trombositopeni hafif seyrediyorsa tedavi gerektirmez. Ancak şiddetli olduğunda kesinlikle doktorunuza başvurmalısınız.
-
- Öncelikle bu duruma neden olan hastalığın tedavisi planlanır.
- Duruma göre ilaç tedavisi yapılabilir.
- Daha ileri seviyede kan ya da platelet (trombosit) transplantasyonu yapılabilir.
- Daha ciddi durumlarda dalağın alınması dahi önerilebilir.
- PLT düşüklüğünü önlemek için alkolden uzak durmak gerekir.
- Zehir etkisi olan kimyasallardan da uzak durmak önemlidir.
- Doktor kontrolü dışında kan sulandırıcı ilaçlar da trombositopeniye neden olur.
- Süt, nar, yağsız proteinler, havuç ve balkabağı gibi A vitamini açısından zengin besinler PLT yükseltmede yardımcı olacağı da düşünülmektedir.
Bu etkenlerin kaldırılması PLT düşüklüğünü engellemede etkilidir.
Trombosit (PLT) Yüksekliği Ne Demektir? Nasıl Oluşur?
Kandaki PLT değerinin mikrolitrede 500.000’den yüksek olması trombositoz, yani PLT yüksekliği varlığına işaret eder.
PLT değerinin yüksek olması kanın damar içinde pıhtılaşmasına neden olur ve bu ciddi bir durumdur. Çünkü kan damar içinde pıhtılaşırsa dolaşım aksar, doku ve organlara yeterli miktarda kan ulaşamaz. Dolayısıyla organlar ve dokular kanda bulunan besinlerden faydalanamaz ve iflasa doğru sürüklenir. Organların iflası ise organizmanın işleyişini bozar ve ölüme kadar götürebilir.
√ Kronik hastalıklar: iltihaplı romatizma, iltihabi bağırsak hastalıkları gibi kronik rahatsızlıklar trombosit yapımını hızlandırıcı etki gösterdiği için PLT yüksekliğine neden olabilir.
√ Kanama: Vücutta aktif bir kanama söz konusuysa( mide, bağırsak kanaması ya da travma ile gelişen kanama) trombosit üretimi hızlanır ve trombositoz görülür.
√ Dalağın alınması: Dalak, trombosit yıkımından sorumludur. Dalak alınması durumunda trombosit yıkımı yavaşlar bu da trombositoza neden olur.
√ Hemoliz: Hemoliz, alyuvarların yıkımı demektir. Dolayısıyla kan üretimi aşırı fazla olduğunda trombositler, pıhtı oluşturmaya çabalar. Bu da trombositoza neden olur.
√ Herhangi bir cerrahi girişim sonrası da trombositoz görülebilir. Kanamanın kontrol altına alınması zor olduysa trombosit üretiminin artışına bağlı olarak trombositoz ortaya çıkar. Çünkü trombositler, herhangi bir sebepten kanama artışı olduğunda hızla çalışır ve kendilerini çoğaltır.
Trombosit (PLT ) Yüksekliği Belirtileri Nelerdir?
Trombosit yüksekliği genelde belirti göstermemekle birlikte ileri safhalarında aşağıdaki durumlarla kendini belli edebilir;
√ Sebepsiz kaşıntı
√ Görme bozuklukları
√ El ve ayaklarda kızarıklık, şişlik
√ Halsizlik, bitkinlik
√ Baş ağrısı
Elbette bu semptomlar test yapılmadan tanı koymak için yeterli değildir. Hemogram testiyle PLT yüksekliği olup olmadığı net olarak görülecektir.
PLT (Trombosit) Yüksekliği Tedavisi Nasıl Yapılır?
Trombositoz tedavisi için ilk olarak bu duruma neden olan hastalık varsa o hastalığa yönelik tedavi planı uygulanır. Doktor tarafından önerilen uygulamalar dikkate alınmalıdır.
Trombosit düşürmek için mevcut olan ilaçlar vardır. Uzman kontrolünde bu ilaçlar PLT yüksekliği tedavisi olarak iş görür. Pıhtı önleyici, kan sulandırıcı gibi ilaçlar PLT değerini düşürür.
Kimyon, zerdeçal, karanfil gibi baharatlar, sarımsak trombosit oranını düşüren besinlerdir. Ancak bu besinlerin kontrolsüz tüketimi, doğru değildir. Yeterli ve dengeli beslenme ile pek çok hastalık önlenebilir.
Sıkça Sorulan Sorular
Trombosit bağışı nedir?
Trombosit aferez işlemi olarak tanımlanan bu olay, hasta için gerekli trombosit elde edilene kadar alıcı ile verici arasında devam eden kan alıp verme işlemidir. Bu işlem özel cihazlarla yapılır. Ortalama 45-90 dakika sürer. Damar yapısı bu işleme uygun olan ve 5 gün içerisinde aspirin ve benzeri ilaçları kullanmamış, taşıyıcılık riski bulunmayan herkes trombosit bağışı yapabilir. Bu işlemde cihazların ve ortamın sterilizasyonuna dikkat etmek son derece önemlidir. Enfeksiyon riskine karşı tüm önlemler alınmalıdır.
Hamileyim, trombosit oranım düşük çıktı normal midir?
Gebe kadınlarda belli miktar trombosit düşüklüğü görülebilir. Ancak ileri seviyede düşüklük söz konusu olduğunda incelenmesi gerekir. Trombositopeni, gebe kadınlarda anemiden sonra en sık görülen hematolojik problemdir. Annede beslenme bozukluğu, tiroid bozukluğu, preklampsi ( kan basıncı bozukluğu) olarak isimlendirilen gebelik zehirlenmesi gibi durumlara bağlı olarak trombositopeni görülebilir. Uzman doktor, bu konuda gerekli tedaviyi uygulayacaktır.
Sezaryen doğumda trombositopeni sorun teşkil eder mi?
Düşük trombosit varlığı, gebe kadınlarda tespit edilirse doktor doğumda bunu göz önünde bulunduracak ve buna yönelik önlemleri alacaktır. Dolayısıyla anne adayının bu konuda endişelenmesine gerek yoktur.
Trombosit iğnesi nedir?
Trombosit değerini yükseltmek için uygulanan bir tedavi yöntemidir. Bu tedavi, uzmanlar tarafından gerçekleştirilir.
Bu makale tıbbi tavsiye olarak yorumlanmamalıdır. Sağlıklı yaşam rutininizde herhangi bir değişiklik yapmadan önce lütfen doktorunuzla görüşün.